Mabedimiz

KARAGÜMRÜK ARENA

Fatih İlçesi, Karagümrük Fevzi Paşa Caddesinde bulunan stadyumumuz ülkemizde en eski stadlardan biridir. 
Burasının Bizans döneminde Aetios Sarnıcı olduğu bilinir. Osmanlı döneminde kullanılmayan bu açık sarnıç çevresindeki duvarların çöküp göçmesiyle metruk bir alan haline gelmiş, sonraları da bostan olarak kullanılmıştır. Çukurda bulunmasından ötürü ‘‘Çukurbostan’’ adıyla da anılmıştır. 1926'da Karagümrük Spor Kulübü'nün kurulmasından sonra kulüp mensupları burayı kendi elleriyle düzenleyip ‘‘Çukurbostan Sahası’’ haline getirmişlerdi. Bunu başarabilmek hayli zor olmuştu. Özellikle bugün merdivenlerin bulunduğu alandaki bostan kuyusunu doldurabilmek için hayli emek harcamışlardı. Burada meydana gelen ‘‘Çukurbostan Sahası’’nda Karagümrük futbol takımı uzun yıllar maçlar oynamıştı. Bu arada 1932'de bu sahada karşılaştıkları Selanik Karması'nı 2-1 yenmişlerdi.


 Vefa Lisesi'nden yetişen Hasan Ali Yücel, milli eğitim bakanı iken bu sahayı Vefa Spor Kulübü'ne kiralatmış ve bu yüzden Karagümrüklüler, semtleriyle ilgisi bulunmayan bir kulübe, ellerindeki sahanın verilmesine hayli gücenmişlerdi.  Bu yılda Karagümrük Spor Kulübü tarafından futbol sahası olarak kullanılan arazi 1942'de Karagümrük'ün elinden adeta gasp edilerek alınmış; Vefa Spor Kulübü'ne zamanın Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel tarafından verilmiştir. Önceleri Karagümrük olan stadın adı kağıt üzerinde "Vefa" adını almıştır.

Çukurbostan Sahası'nın kaleleri duvar ve anacadde tarafında iken Vefa Stadyumu'na çevrilişi sırasında kaleler anacaddeye paralel hale getirilmiştir. Vefa Spor Kulübü futbol takımı ilk yıllarda maçlarını bu stadyumda oynamış, daha sonra stat amatör lig maçlarına ayrılmış, ancak Vefa takımı bu sahada çalışmalarını sürdürmüştür. Karagümrük takımı da bu sahayı kullanmış ama semt sakinlerinin Vefa kulübüne karşı olan kırgınlıkları uzun yıllar sürmüştür.

1980'ler

Tarihi bir önemi bulunan Vefa stadı 1980'li yıllarda maç günleri dışında halka açık bir stadyum olarak Karagümrük halkının hizmetine sunulmuştur. Bu dönemlerde özellikle çevrede yeteri kadar park olmaması nedeniyle stadyum daha çok cocukların uğrak yerlerinden biri haline gelmiştir. Kısmen küçük bir kapıdan girildikten sonra ilk olarak konukları uzunca bir yol karşılardı. Bizans kaynaklarına göre bu yol Aetius sarnıcına giden ilk büyük deredir. Yolun devamında stadyuma gelmeden hemen sağda kulüp binası ve antrenman sahası yer alırdı ve bu alanlara uzunca merdivenlerle inilirdi. Stadyumun üç tarafı bu dönemde de tribündü. Kapalı tribün şimdiki olduğu gibi cadde tarafına bakan alanda kalırdı. Kapalı tribünün üzeri demir sac ile örtülüydü ve uzunca dönem bakımsız kaldığı için çirkin görüntü oluşturmaktaydı. Kale arkası tribünlerin her ikisi de açıktı.

Yine bu dönemlerde stadyumun; ana giriş,Edirnekapı tarafı girişi ve araç girişi olmak üzere toplam üç kapısı bulunmaktaydı. Sahanın kapalı tribünün arkasında ve karşı cephesinde yeralan duvarlar Bizans döneminden kalması nedniyle korunmuş ve günümüzde de hala korunmaktadır.
KARAGÜMRÜK ARENA da bugün KARAGÜMRÜK maçlarının yanısıra Türkiye 2. ve 3. liginin bazı maçları oynanmaktadır. Stadyum cadde duvarı dibinde kapalı tribünü ve kale arkalarında açık tribünleriyle 12.500 kişiyi alabilecek kapasitededir.